Üçüncü yılında Rusya-Ukrayna savaşı… Odatv, Donbas’tan bildiriyor… Cephenin arkasında yaşananlar

Rusya Federasyonu’nun NATO’nun doğuya doğru genişlemesini gerekçe göstererek 2023 yılında başlattığı özel harekat, şimdilerde tüm Avrupa kıtasını ilgilendiren bir savaşa dönüştü. Rusya, 3’üncü yılına giren savaşta değişen çatışma koşullarını, cephe gerisinde yaşananları, psikolojik harp yöntemlerini ve sivil halkın süregelen günlük yaşamını uluslararası kamuoyuna tanıttı. Politikacı-yazar Zakhar Prilepin’in davetiyle, 7 batılı ülkeden basın mensuplarının katıldığı cephe gözlemciliğine Türkiye’den sadece serbest gazeteci Gökhan Karakaş ODA TV adına katıldı. Rusya-Ukrayna cephesi, yanı başımızda dumanı tüten savaşın sıcaklığını hissettirecek.

“Donetsk Valisi Vladimiroviç Puşilin’den Türkiye’nin Ukrayna’ya sattığı SİHA Bayraktar yorumu…

Ukrayna askerlerinin üzerine atılan Zelenski dolarları: “Bunun için mi öleceksin?”

Susuz Donetsk’e Don nehrinden getirilen can suyu ve su ateşkesi ihtimali

Cephede beyaz bayrak sallayarak Rusya tarafına geçen askerler…

53 yaşındaki Dr. Viktor Hlebenko ve kaleşnikofla silahlanan gönüllü askerler…

Ölen çocuklar anıtı…

Savaşın gölgesindeki üniversite öğrencilerinin umudu…

Bombalanan apartmanda tek başına yaşayan Aleksander Yadrenko…”

Üçüncü yılına giren Rusya-Ukrayna savaşından en çok etkilenen bölge Donbas eyaletindeki şehirler. İki ülke arasında 410 kilometrelik sınırda kurulu Donetsk ve Lugansk kentlerinde yaşayanlar, üzerlerine düşecek füze ve bombalara aldırış ederken umut yüklü bir iyimserlikle günlük yaşamlarını sürdürmek zorunda. 2014 yılında gerginlikle başlayan göç, Donbas oblastının nüfusunu 1,5 milyondan 500 bine kadar düşürmüş. 2023 yılından beri mavi gökyüzünden düşebilecek füze ya da bombanın kurbanı olmak istemeyen sivil halk, karartma gecelerinde bir de susuzlukla mücadele ediyor. Çatışmaların ilk günkü kadar yoğun olmadığı gözlenen sınır hattında, kamu binalarının ve hastanelerin işlevlerine yavaş yavaş döndükleri de gözden kaçmıyor. Gece uygulanan sokağa çıkma yasağına rağmen restoran-kafelerin gündüzün son ışıklarına kadar açık olması ise başka bir umudun yansıması diyebiliriz.

MELEK ÇOCUKLAR ANITI… YİTİP GİDEN ÇOCUK KAHKAHALARI

Füze ya da bombaların adres sormadığı bir savaşta çocuk ölümlerinin de kaçınılmaz olduğunun kanıtı bir anıtla başlıyoruz. İki ülke arasındaki silahlı çatışmaların durması için Rusya ve Ukrayna’nın yanı sıra Avrupa Güvenlik İş Birliği (AGİT) temsilcileri tarafından imzalanan Minsk Antlaşması’nın ardından kurulan Melek Anıtı’ndan çocuk kahkahaları yerine insanlık dramı yükseliyor.

Donetsk’deki Leninskiy Komsomol Parkı’nda kederli buketlerin bırakıldığı Melek Anıtı, ironik bir sanat anlayışıyla yapılmış. Donbas bölgesine düşen füze ve bombaların yanı sıra kullanılmayan savaş materyallerini ustalıkla işleyen 63 yaşındaki Mihalov Victor Petroviç’in bakış açısıyla şekillenen bir anıt.

Savaşın öldürücü gücünü metalleri eğip bükerek anlatan Petroviç’in demir atölyesinden çıkan anıtın altındaki kederli buketler 2014 yılından beri hayatını kaybeden yaklaşık 250 çocuğu simgeliyor. Kentte patlayan bir bombayla hayatını kaybeden 23 yaşındaki Christina Zhuk ve bir yaşındaki kızı Kira’nın da isimlerinin yazıldığı anıta 1 Haziran Rusya Uluslararası Çocuk Esirgeme Günü’nde akın yaşanıyor.

Svetlana Malakhai, “10 yılda yanı başımızda patlayan bombalarla 250 çocuğu yitirdik. Binden fazlası da yaralandı. İçimizi acıtan bu anıt savaşın insanlık dışı yüzünü gösterirken, oyun oynayan, kahkaha atan çocuklara ne kadar ihtiyacımız olduğunu da kanıtlıyor” dedi.

SU SORUNU SU ATEŞKESİNİ Mİ GETİRECEK? SALGIN HASTALIKLAR MI ARTACAK?

30 ay önceye göre gökyüzünden yere inen ölüm korkusu ve korkunç gürültü azalsa da Donetsk halkı başka bir sorunun tam merkezinde. Susuzluk. Bir anlamda aynı ırktan iki kardeş halkın savaşında şehirleri ele geçiren su sorunu insanlık dramına dönüşmeye aday. 500 bin insanın yaşamaya çalıştığı bölgenin su kaynakları ağırlıklı olarak Ukrayna tarafından olduğu için şehrin su ihtiyacı karşılanamıyor.

Ukrayna kontrolündeki doğal kaynaklardan sağlanan suyun Donetsk’e ulaştığı alanın askerden arındırılması bile gündeme geliyor. Su boru hattının Donetsk’e girdiği alanda ilan edilecek ateşkes, belki de azalan yerküre kaynaklarının eşit paylaşımı konusunda, 21. yüzyılda yaşanan ilk insani ihtiyaç ateşkesi olacak.

Özellikle sıcak geçen yaz ve bahar aylarında su ihtiyacı zirveye ulaşırken halkın dibi siyahlaşan suyu bidonlarla taşıdığı görülüyor. Şehrin su ihtiyacı şimdilik şehrin merkezinden geçen Donetsk nehri ve yakındaki Don Nehri’nden karşılanıyor. Bir tonluk depolarla halka sunulan suyun gri rengi; tifo, kolera, hepatit A, dizanteri gibi biyolojik hastalıkların modern çağa rağmen şehri saracağına işaret ediyor.

PUŞİLİN’DEN SİHA-BAYRAKTAR YORUMU:“BENİM İÇİN NORMAL”

Moskova tarafından Donetsk Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı olarak atanan Denis Vladimiroviç Puşilin, uluslararası basın mensuplarının karşısına çıkarak çok merak edilen soruları yanıtladı. İki ülkenin sınırını oluşturan şehri yönetmenin ağır sorumluluğunu hatırlatan 44 yaşındaki Vladimiroviç Puşilin, tüm olumsuzluklara rağmen halkının soğukkanlı duruşu ve devlet politikasına duyduğu güvene vurgu yapıyor.

Savaşın başlamasından bir yıl önce Ukrayna’nın Türkiye’den satın almaya başladığı Silahlı İnsansız Hava Araçları, Donetsk’te en çok konuşulan tehditler arasında. Ukrayna’nın özellikle TB-2 Bayraktar SİHA ile düzenlediği saldırılara dikkat çeken Puşilin, “Türkiye’nin iki ülke arasındaki denge politikasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki sorumuza şu cevabı veriyor.

“Dilimizi konuşmak ve alıştığımız hayatı yaşamak için silahlandık ve savaşıyoruz. Her ülke vatandaşları kendi ülkesinin halkı için kararlar alır ve uygular. Bayraktar SİHA’larının yanı sıra başka silahlarda Ukrayna’ya verildi. Ben buna pragmatik yani faydacılık bakış açısıyla bakıyorum. Ülkelerin yöneticileri kararları alırken kendi vatandaşlarının çıkarlarını korumak için davranırlar. Bu kesinlikle normaldir.

Türkiye Cumhuriyeti de Ukrayna ve Rusya ile görüşürken kendi vatandaşlarının çıkarını koruyor. Fakat bana Türkiye’nin Donetsk Halk Cumhuriyeti’ne bakış açısını sorarsanız tabii ki ben bundan memnun değilim. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti, 2022 yılına kadar Bayraktarları’ Ukrayna’ya verdi. Başka silahlar da verdi. Ama yine de Türkiye kendi halkının çıkarlarını düşünüyor o yüzden benim için normal”

“ZELENSKİ DOLARI İÇİN ÖLME… TESLİM OL”

Modern çağda gelişen teknolojiler Rusya-Ukrayna savaşındaki psikolojik savaş yöntemlerini de şekillendiriyor. II. Dünya Savaşı’nda uçaklardan askerleri üzerine atılan karşıt propaganda bildirilerinin yerini şimdilerde insansız hava araçlarından yere bırakılan dolarlar ve eurolar almış. Rus askerleri ileri harekata geçmeden kısa süre önce Ukrayna güçlerinin kontrolündeki yerlere havadan atılan kâğıt paralar, askerlerin savaş direncini kırarak teslim olması için çağrı yapıyor.

NATO’nun ve Avrupa ülkelerinin desteğiyle savaşı sürdürdüğü bilinen Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin fotoğrafını bulunduğu 100 dolarlık banknotta yazılanlar, Ukrayna askerlerinin savaşı bırakması için psikolojik baskı aracı olarak kullanılıyor.

Koyu yeşil Amerikan dolarının üzerine basılan Zelenski’nin yanına ‘Ukraynalıların Hayatlarının Ticaretini Yapan’ ibaresi yerleştirilirken; “Amerikan doları için hayatını değişme? Batı, senin ülkeni poligon olarak kullanıyor. Hayatını pazarlama. Teslim ol” ifadeleri yer alıyor.

Rusya, savaştan sorumlu tuttuğu Avrupa Birliği’nin resmi parası Euro üzerine yazdıklarıyla benzer çağrıyı yapıyor.

“LGBT bayrağı için ölür müsün? Ölme. Senin hükümetin, halkını yok ediyor. Kiev için para ayırma, kendine harca. Canını, batının çıkarları için verme. Rus güçlerine teslim ol. Evine canlı dön”

YAĞAN BOMBALARA RAĞMEN ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN UMUDU

Koronavirüs salgının hemen ardından başlayan savaş ile neredeyse hiç eğitim göremeyen üniversite öğrencileri Donetsk’te günlük hayatlarına dönmeye çalışıyor. 2023 yılına göre azalan top ve füze atışlarına rağmen Donetsk Devlet Üniversitesi Yabancı Diller Bölümü öğrencisi 21 yaşındaki Viktoria Bragin, “Yarın ne olacağını bilmeden yarına umutla bakmaya çalışıyorum. Çünkü yaşayacak başka yerimde yok. Su problemini füzelerden daha çok önemsiyoruz çünkü yaşamamız zorlaşıyor” dedi.

Aynı bölümde okuyan Eva Grachyov ise, “Eskisi kadar tank görmüyoruz ama nereden geldiğini anlayamayacağımız bombalarla hayatlarımızı kaybedebiliriz. Kimse bizim için kötü düşünmesin. Okuyacağız ve Donetsk’e sahip çıkacağız. Kendimizi yalnız hissetmiyoruz. Umudumuz büyük çünkü bu savaş bitecek ve biz geleceğimiz kendimiz inşa edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“ASKER OLAMAZSAN GÖNÜLLÜ OL CEPHEYE GİT”

Bir milyondan fazla profesyonel askerinin yanı sıra bir milyona yakın gönüllü askeriyle dünyanın en büyük ordularından birini oluşturan Rusya, Ukrayna savaşında gönüllü askerleri de cepheye sürüyor.

Çeşitli nedenlerle orduya katılamayan erkekler Rusya Savunma Bakanlığı’nın izniyle askeri eğitim alarak cepheye gidebiliyor. İleri hareketa çıkan profesyonel askerlerin yerine yerleşen gönüllülerden biri de Viktor Hlebenko.

53 yaşındaki Hlebenko Kırım’da doktorluk yaparken orduya katılmış. 8 yıl önce gönüllü olarak yazıldığı ordunun Donetsk-Mauripul cephesinde görevlendirilen Dr. Hlebenko, “Rus vatandaşı olarak gönüllü müfrezede sağlıkçıyım. 9 yıldır savaş alanında olduğum için gençlere göz kulak oluyorum. Babam da askerdi. Bizim özel operasyon dediğimiz savaşta, Ukrayna’nın seferber ederek ellerine silah verdiği çocuklar oluyor. Bizim tarafımıza geçenlerle yakından ilgileniyorum. Mesleğimi sürdüremiyorum ama cephede faydalı oluyorum” dedi.

BEYAZ BAYRAKLA TARAF DEĞİŞTİREN ASKERLER

Şiddetli çatışmaların ve yakın temasın yaşandığı Donbas cephesinde, Ukrayna’dan Rusya tarafına geçen askerlerde bulunuyor. Cephe de yaralanan, yakalanan ya da kendi isteğiyle beyaz bayrak açarak Rusya tarafına geçen askerlerden Aleksei Berezin’in sözleri savaşın aileleri nasıl ayırdığına da işaret ediyor:

“Annem, babam ve ağabeyim Ukrayna’da kaldı. Beyaz bayrak açarak Rusya tarafına geçtim. Ailem benimle konuşmuyor ama biz aynı halkın çocuklarıyız. Bir gün savaş bitecek ve aileme kavuşacağım”

RUSYA’NIN YIPRATMA TAKTİĞİ VE GENEL DEĞERLENDİRME

Rus güçlerinin kontrolü altındaki Donetsk’ten Ukrayna topraklarına ilerleyiş aralıklarla sürüyor. Ukrayna ordusunun uzun menzilli füzelerle karşılık verdiği ve Slovyansk, Kramatorsk ve Konstantinivka hattının halen Ukrayna güçlerinin kontrolünde olduğu öğrenildi. Cephede göğüs göğse mücadele, savaşın başladığı 2023 Şubat’ına oranla azalırken sıcak çatışmaların Donbas oblastının(eyaleti) kentlerinin batısında sürdüğü tahmin ediliyor.

Rusya Federasyonu, silahlı insansız hava araçları ve hava bombardımanıyla savaşı geniş alana yayarken Ukrayna savunmasını da yıpratmak istiyor. Üç yıl içinde cepheye yakın köylerden ve bölgelerden yaşanan büyük göç, hayalet şehir izlenimi veriyor.

Asıl psikolojik savaş ise şehirlerde yaşayan insanların temel ihtiyaç malzemesi olan suya erişememesiyle başlıyor. Donetsk’te bombardımanların elektrik ve su altyapısına verdiği zarar, yerel imkanlarla giderilirken sağlık ve eğitim gibi diğer ihtiyaçlarda büyük aksamalar görülüyor.

Rus ordusunun ana hedefi, Ukrayna 11. Kolordusu’nun savunduğu Slovyansk-Kramatorsk-Konstantinivka hattı. Kale Kemeri olarak adlandırılan 45 kilometrelik hattın ardında büyük sanayi merkezleri ve yerleşim birimleri sıralanıyor.

Rus ordusu, Ağustos sonundan itibaren bu hatta ağırlık veriyor. Cephelerdeki durum gün gün hatta saat saat bile değişirken, karşılıklı istihbarat ve istihbaratı önleme çabaları sivil halk üzerinde derin psikolojik iz bırakıyor.

Ukrayna, askeri güçlerini Bakhmut, Popasna, Kurakhove, Pokrovsk, Slovyansk gibi yerleşim alanlarını korumak için yoğunlaştırırken, Rusya’nın daha çok yıpratma taktiğinin uygulandığını görmek mümkün. Ukrayna ordusuna ansızın saldırılar kadar psikolojik baskı yapabilecek unsurlarla taarruz ilkesi benimseniyor.

Gökhan Karakaş

Odatv.com

Author: can tok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir