İstanbul’da Otobüs Öncelikli Yol Projesi Hayata Geçiyor
İstanbul Ticaret Üniversitesi Ulaştırma Sistemleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü olan Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, megakent İstanbul’da trafik yoğunluğunu azaltmak ve toplu ulaşımı hızlandırmak amacıyla planlanan “otobüs öncelikli yol” uygulamasının detaylı analizler sonucunda İstanbul’un her bölgesinde uygulanabileceğini belirtti.
120 Kilometrelik Otobüs Öncelikli Yol Planı
İstanbul’da gün geçtikçe artan trafik sorununa çözüm olarak toplu ulaşımı teşvik etme amacıyla yeni bir proje geliştirildi. Kent genelinde toplu ulaşımı hızlandıracak toplam 120 kilometrelik otobüs öncelikli yol projesi planlandı.
Trafikte Geçen Süre Azalacak
Artan araç trafiği ve düşen seyahat hızları sebebiyle geliştirilen projede, otobüslerin öncelikli geçişi için toplam 120 kilometrelik bir yol ağı belirlendi. İlk aşamada 80 kilometrelik bölüm seçildi ve pilot uygulamanın bu yıl başlatılması hedefleniyor.
Ilıcalı, otobüs öncelikli yolların toplu ulaşımın hızını artıracağını, seyahat sürelerini azaltacağını ve bekleme sürelerini kısaltacağını vurgulayarak, “Yol kapasitesini toplu ulaşıma ayırmalıyız. Bu sistem dünya genelinde uzun süredir başarıyla kullanılıyor ve İstanbul da benzer şekilde kullanabilir.” şeklinde konuştu.
Ayrıca, Ilıcalı, önceki UKOME kararlarının uygulanabilirliğine dikkat çekerek, bisiklet yolları ve park alanlarının da projeye entegre edilebileceğini belirtti. Özellikle Los Angeles gibi şehirlerden örnekler vererek, İstanbul’da toplu taşım hızının düşük olduğunu, benzer sistemlerle bu hızın üç katına çıkarılabileceğini ifade etti.
Ilıcalı, İstanbul’da artık kapasitesini aşmış durumda olan metrobüs hattının yükünü azaltabileceklerini belirtirken, metrobüslerin kısmi otonom sistemlerle donatılması için ASELSAN ile çalışmaların yürütüldüğünü de söyledi.
Projenin, iyi bir analiz ve denetim mekanizması ile İstanbul’un birçok ana arterinde uygulanabileceğini belirten Ilıcalı, “İki veya üç şeritli yollarda bu sistemi kurmak mümkün. Tek yapılması gereken doğru planlama ve ihlallerin EDS ile kontrol altına alınmasıdır.” değerlendirmesinde bulundu.